Deniz Kulaksızoğlu ile sanat yolculuğunu, ilham kaynaklarını, güncel olarak Mamut Art Project 21′ edisysonunda yer alan çalışmasını ve çıkış noktasını oluşturan tekrar konusu üzerine sohbet ettik.
Röportaj: Begüm Boztaş
Öncelikle, bize kendinden bahseder misin?
1996 İstanbul doğumluyum. 2015 senesinde Avusturya Lisesini bitirdikten sonra üniversite eğitimim için Berlin’e gittim ve 2019 senesinde TU-Berlin Mimarlık bölümünden mezun oldum. Şu anda Yeditepe Üniversitesinde Plastik Sanatlar ve Resim yüksek lisansı tez aşamasındayım. İstanbul’da sürdürdüğüm çalışmalarım resim, fotoğraf, enstelasyon, ses gibi alanlarda çeşitlilik gösteriyor.
Bugün ki sanat pratiğinde ilham aldığın noktalar nelerdir? Hangi sanatçılar veya referanslar seni etkiliyor?
Postyapısalcı felsefeden oldukça etkilendiğimi düşünüyorum. İçinde dil felsefesi ve fenomenoloji gibi alanları barındırması sebebi ile kendi işlerime dönüp baktığımda bu felsefenin etkilerini belirgin biçimde görüyorum. Bunun dışında resim çalışmalarıma önemli derecede yön vermiş olan iki etmen olduğu görüşündeyim; biri Jasper Johns diğeri ise Neo-Ekspresyonist akım. Ayrıca deneysel müzik, David Lynch filmleri ve Kafka’nın da düşünce dünyam ve üretimlerimde kökten etkili olduğunu söylemem gerek.
Bu yaz gerçekleşmiş olan Elgiz Müzesi Teras Sergisi’ne interaktif çalışmanla katıldın. Şimdi Mamut Art Project’in bu yıl ki edisyonunda ise bir fotoğraf serisi, bir de ses çalışman yer aldı. Bu farklı çalışmaların ortak tarafları var mı?
Öncelikle Elgiz Müzesi’ndeki çalışmam her ne kadar interaktif olsa da aslında son derece öznel bir sorgulamadan ortaya çıkmıştı. Aynı öznel taraf Mamut’ta yer alan “Ben Parçaları” için de geçerli. Kendimde fark ettiğim, kafamı kurcalayan temalardan biri bellek problemi (belleğin oluşumu ve işlevi), diğeri ise benlikteki içsel devinimler. Bu iki temayı izleyicinin de kendi ile özdeşleştirebileceği (Ben Parçaları) ya da bizatihi katılabileceği (Bir Geleceğin Kurulmasında Bellek) biçimde tartışmaya açmayı amaçladım.
“One” adlı ses çalışmama gelecek olursak, o ve “Ben Parçaları” Deleuze’den ilham aldığım “Fark ve Tekrar” adlı serimde yer alan çalışmalar. İki çalışmamda da tekrar unsuru üzerinden tekrara içkin farka odaklanıyorum ve böylece rasyonel düşünce sistemlerini belirli noktalardan sorguya açmayı hedefliyorum.
Gelecek dönem çalışmalarınla ilgili ipucu alabilir miyiz?
Tekrar kavramı benim için önemli bir konu, hem estetik hem de düşünsel anlamda oldukça ilgimi çekiyor. Gelecek dönem çalışmalarımda farklı açılardan, farklı biçimlerde bu kavramı araştırmak istiyorum.