Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından Türkiye’nin uluslararası marka değerine katkıda bulunmak amacıyla düzenlenen Türkiye Kültür Yolu Festivalleri, beş şehirde çok daha kapsayıcı etkinliklerle bir kez daha kapılarını açıyor.
Üç yıl süren hummalı bir çalışmanın ardından ilk kez geçen yıl Beyoğlu Kültür Yolu adıyla düzenlenen ve bu yıl Başkent Kültür Yolu rotasıyla genişleyen Türkiye Kültür Yolu Festivalleri, bu kez beş ilde birden çok daha kapsayıcı ve yaygın etkinliklerle benzersiz bir kültür sanat deneyimi yaşatacak. 16 Eylül-23 Ekim tarihleri arasında İstanbul, Ankara, Çanakkale, Diyarbakır ve Konya’da düzenlenecek festivallerde, sanattan sinemaya, edebiyattan dansa, müzikten dijital sanatlara herkesin kendi beğenisine ve ilgisine uygun 3000’den fazla etkinlik, 15.000’e yakın sanatçı ile Türkiye kültür ve sanata doyacak.
“Kültür rotalarını ayağa kaldırıyor, kültür ve sanatı ulaşılabilir kılıyoruz”
Atatürk Kültür Merkezi’nde düzenlenen tanıtım toplantısında konuşan Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, dünyada örneği az görülen, uluslararası seyahatlerde belirleyici olan ve ciddi ziyaretçi kitlelerini cezbeden bir kültür sanat festivali düzenlediklerini belirterek, şunları söyledi:
“Ülkemizin sahip olduğu kültürel mirası dünya vitrinine taşımak hedefiyle gerçekleştirdiğimiz Türkiye Kültür Yolu Festivalleri ile hem şehirlerimizin kültür rotalarını ayağa kaldırıyor hem de kültür ve sanatı herkes için ulaşılabilir kılıyoruz. Geçen yıl Beyoğlu Kültür Yolu ile başlattığımız festival coşkumuzu, bu kez beş ilimizde birden, çok daha kapsayıcı ve yaygın etkinliklerle daha geniş kitlelere ulaştıracağız. Bu şehirlerimize gelecek yıl İzmir’imizi de ekleyeceğiz. Ayrıca Adana Portakal Çiçeği Karnavalı’nı da Türkiye Kültür Yolu Festivalleri kapsamına alacağız. Adana’mızdaki bu güzel festivali, daha iyi noktalara el birliği ile taşıyacağız. Aklımızda farklı şehirlerimiz de var. Şehirlerimizi marka yapmak istiyorsak, turizmde rekabetçi olmak istiyorsak, rakip ülkelerden ayrışmak istiyorsak bunu arkeolojik değerlerimizle, kültürel özelliklerimizle, gastronomi alanındaki farklılıklarımızla yapabiliriz. Kültür alanında olağanüstü varlıklara sahibiz, yeter ki bunları destekleyelim ve tanıtımını da en iyi şekilde yapalım.”
“Festival ruhunu kalıcı hale getiriyoruz”
Türkiye Kültür Yolu Festivalleri’nin şehirlerin kültürel, mimari ve tarihi miraslarına rotalarla dikkat çektiğini belirten Bakan Ersoy, kültür rotalarında yapılan çalışmaların etkinlikler kadar önemli olduğunun altını çizdi. Festival rotalarındaki mekanlara yeni bir ruh kattıklarını vurgulayan Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, “Şehirlerimizdeki kültür rotalarını oluştururken, kültürel öneme sahip mekanlarımızı yeniden elden geçiriyor ve restore ediyoruz. Bunu yaparken de o rotada yer alan galerilerden vakıflara, araştırma kurumlarından antikacılara herkesi sürece dahil ederek, bir kültür sanat ekosistemi yaratıyoruz. Bu rotalarda festivaller sona erse de festival ruhu kalıcı oluyor ve kültür sanat yatırımları, projeleri devam ediyor. Biz de zaten tam olarak bunu hedefliyoruz. Ön plana çıkardığımız tarihi ve kültürel unsurlar son derece özgün cazibe merkezlerine dönüşüyor” dedi.
Bir ayı aşkın bir süreye yayılan festivaller, 7’den 70’e herkesi mimariden edebiyata, resimden müziğe, tasarımdan tiyatroya farklı disiplinlerden çok sayıda sanat etkinliğiyle buluşturacak. Festivallerde biletli etkinliklerin yanı sıra pek çok ücretsiz etkinlik de var. Festival boyunca çocuklar ve çocuklu aileler için özel etkinliklerin yanı sıra gastronomiyle ilgili ilgi uyandıracak çalışmalara da imza atılacak.
Video mapping ile Troya efsanesi canlanıyor
16-25 Eylül tarihleri arasında Çanakkale’de gerçekleşecek Troya Kültür Yolu Festivali, sergi, konser, söyleşi ve atölyelerden oluşan 100’den fazla etkinliği sanatseverlerle buluşturacak. 40’tan fazla mekânda yapılacak etkinliklerde 1000’den fazla sanatçı yer alacak. Troya, Lidya, Roma, Osmanlı İmparatorluğu ve Türkiye Cumhuriyeti’nin izlerini taşıyan Çanakkale, tüm Çanakkalelilere ve Boğaz’a yolu düşen herkese 10 gün boyunca birbirinden farklı deneyimler yaşatacak.
Çanakkaleliler ve bölge halkı, Genel Sanat Yönetmenliğini Mustafa Erdoğan’ın yaptığı, Anadolu Ateşi “Troya” Gösterisi’ni Anadolu Hamidiye Tabyası Açık Hava Sahnesi’nde izleme fırsatı bulacak. Aynı zamanda Troya Müzesi’nde yapılacak Troya efsanesi video mapping gösterisi de izleyicilere görsel şölen yaşatacak. Devlet Opera ve Balesi’nin 3 tenor konseri ile Samsun Devlet Opera ve Balesi’nin sahneye koyduğu Hisseli Harikalar Kumpanyası müzikali, Anadolu Hamidiye Tabyası Açık Hava Sahnesi’nde izleyicilerle buluşacak. Dünya prömiyerini geçen yıl 74’üncü Cannes Film Festivali’nde yapan “Bağlılık Hasan” filmi, Yönetmen Semih Kaplanoğlu ile yapılacak söyleşinin ardından Çanakkale Deniz Müzesi’nde gösterilecek. Çanakkale destanıyla ilgili pek çok film gösteriminin yapılacağı festivalde Çanakkale Savaşları Araştırma Merkezi’nin açılışı da gerçekleştirilecek.
Beyoğlu’nda kültür yolu coşkusu 23 gün sürecek
1-23 Ekim tarihleri arasında aynı anda hem Beyoğlu hem Başkent festivalleri düzenlenecek. Beyoğlu Kültür Yolu Festivali’nde 46 ayrı mekânda 6000’den fazla sanatçı, 1000’den fazla etkinlikte sanatseverlerle buluşacak. Festivalin kalbi olan AKM, tüm salonlarıyla İstanbul halkının kültür sanat yolculuğuna eşlik edecek. Bu yıl mayıs ayında Başkent Kültür Yolu kapsamında konser veren dünyaca ünlü İspanyol müzisyen Buika, bu kez de Beyoğlu Kültür Yolu kapsamında AKM Opera Salonu’nda müzikseverlere unutulmaz bir gece yaşatacak. AKM Opera Salonu’nda Buika’nın şarkılarının yanı sıra ünlü sanatçı Yavuz Bingöl ile İranlı sanatçı Ali Rıza Ghorbani’nin birlikte verecekleri konserle de halk müziği ezgileri sanatseverlere ulaşacak. AKM Galeri’de ise Devrim Erbil’in kişisel sergisi sanatseverlerle buluşacak.