Yaşadığımız küresel pandemi nedeniyle galeri ve müzeler kapandı, kimi kurumlar dijitale geçiş yaparken kimi kurumlar dijitalden uzak durmayı tercih etti. Peki, kültür-sanat sektörü bu zorlu süreçten geçerken kamu tarafında hangi gelişmeler yaşandı? Devletin sanatı, sanatçının ve çalışma olanaklarının koruyuculuğunu sağlayarak desteklemesi gerekir. Bu kapsamda da çok sayıda etkinliğin iptal edilmesiyle ya da tamamen durmasıyla beraber Avrupa ve Amerika hükümetleri destek paketlerini açıklamaya başladı. Sanat dünyası koronavirus salgını nedeniyle yaşadığı durağanlığı destek paketleriyle hafifletmeyi hedefliyor. Hükümetlerin yayınladıkları paketlere göre işini icra edemeyen sanatçılara ve sanat kurumlarına farklı miktarlarda para yardımı yapılacak. Özellikle Almanya bu konuda ilklerden biri. Gerçekten de bu dönemde sanatın koruyuculuğunu üstlenmek isteyen bir ülke. Merkel’in açıkladığı pakete göre kültür ve sanat çalışmalarının büyük oranda eyaletlerin yetki alanında olduğunu, serbest çalışan sanatçılara özellikle kira ve temel giderlerde kullanılmak üzere yardım sunacaklarını açıkladı. Kültür-sanat kurumlarına ise yapılacak yardımların kapıda olduğunu ve pandemi sonrasında talebi artıracak çalışmaları olduğunu belirtti. Bu dönemde sınırlandırmak zorunda kaldıkları etkinlikler için mücadele eden yöneticilerin olması umut verici. Yine kültür sanata destek paketi açıklayan bir diğer ülke İngiltere. Ciddi ekonomik kriz yaşayan müze, galeri, tiyatro ve sanatçılara 1.57 milyar sterlinlik bir destek paketi hazırladığını duyurdu. Amerika hükümetinin açıkladığı teşvik paketinde ise kültür-sanat sektörüne 307.5 milyar dolar ayrılıyor. Devlet ve sanat ilişkisini güçlendiren bu haberler biz sanatseverlerin de az da olsa yüreğine su serpiyor. Sanatın desteklenmesi ve finansal yapılandırılmasında hükümetlerin rolünün ne kadar da önemli olduğunu bizlere gösteriyor.
Bazı Avrupa ülkeleri birden fazla paket ile sektöre olan desteğini halen devam ettiriyor. Kimi ülkeler ise hükümete destek çağrısı yapmasına rağmen destek göremiyor ve bu dünyanın neresinde olursanız olun çok üzücü bir durum.
Ülkemizde yaşanan gelişmeler ise şöyle; çoğu müze ve galeri hem dijital hem de fiziki olarak hizmet veriyor. Etkinliklerini mümkün oldukça devam ettirmeye çalışıyor ancak yine de yetişemediğimiz kurumlar, kişiler ve sanatçılar olsa gerek diye düşünüyorum. Kurumlar birbirleriyle işbirliği yaparak birbirine destek oluyor bu dönemde.
Güncel olarak size örnek gösterebileceğim örneklerden bahsedecek olursam ilki İstanbul’u sanat galerisine dönüştüren bir proje: İstanbul the Lights olur. İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Çağdaş İstanbul Vakfı desteğiyle hayata geçirilen proje, 53 sanatçının eserlerini İstanbul’un farklı noktalarında izleyiciyle buluşturuyor. Dünyaya ve ülkemize hakim bu durgun dönemde sanatseverler bir nebze olsun sanatla buluşabiliyor. Yine Çağdaş İstanbul Vakfı tarafından düzenlenen Contemporary Istanbul, projeyi tamamen iptal etmek yerine bizi çevrimiçi platforma davet ediyor. Akbank sponsorluğunda gerçekleşen Virtual Contemporary İstanbul’da 11 ülkeden, 37 galeri, 550 sanatçı ve 1500 eser ve 13 inisiyatif yer alıyor. Hazır evdeyken her bir galeriyi, birbirinden özel sanatçıların çalışmalarını deneyimlemenizi tavsiye ederim. Bahsettiğim hükümet desteklerinde ise Türkiye’nin yaptığı çalışmalardan bazılarına örnek vereceğim. Nisan 2020’de İKSV’nin hazırlamış olduğu Pandemi Sırasında Kültür Sanatın Birleştirici Gücü ve Alanın İhtiyaçları listesinde okuduğum kararların bazıları şöyle. Sanatsal faaliyetler ve etkinlik-organizasyon faaliyetleri düzenleyen kurumlara ve vergi mükelleflerine yönelik kredi, anapara ve faiz ödemeleri asgari 3 ay süre ile ötelendi. Müzik, sinema edebiyat, güzel sanatlar ve radyo-televizyon sektörlerinde; eser sahipleri ile yapımcı ve yayınevlerinden oluşan 27 meslek birliğinin 2020 yılı destek tutarları yüzde 50 oranında artırıldı. Benzer şekilde desteklerle ve kurum iş birlikleriyle ülkemizde de sanata mümkün oldukça destek verilebileceğini görüyoruz. Bu süreç devam ettiği sürece de sanat dünyası olarak birbirimize destek olmaya ve sanatı yaşatmaya devam etmeliyiz çünkü bu günleri atlattığımızda tutanacağımız dal yine sanat olacak.