Design Miami 2017 kapsamında, “Sanat Mimari Buluşması: Bir 21. Yüzyıl Deneyimi” başlıklı paneldeki Tabanlıoğlu Mimarlık sunumu, yoğun ilgi gördü. Murat Tabanlıoğlu, Amerika’da yeni Atatürk Kültür Merkezi projesini anlattı.
“Bir kültür simgesi tasarlamak” içeriğiyle düzenlenen ve küresel yatırımcılarının da katıldığı oturumun diğer konuşmacıları ise tasarımcı Andrew Sheinman ve mimar Kobi Karp oldu.
Tasarım kültürünü paylaşmak üzere dünyanın en etkili koleksiyonerlerini, galerilerini, tasarımcılarını, küratörlerini ve eleştirmenlerini bir araya getiren Design Miami, bu yıl da gösterilen yoğun ilgi ile küresel bir platforma dönüştü. Bu küresel platformda New York’un en önemli ticari gayrimenkul ağının Art Basel Miami 2017 faaliyetleri arasında düzenlediği, yıldızlar karmasının katıldığı 2017 Art Basel Yatırım Forumu, 6 Aralık Çarşamba gecesi gerçekleşen gala ile başladı.
Checketts Partners Yatırım Yönetimi kurucusu Dave Checketts ile Profesyonel Spor Yatırımı’ndan JDS Geliştirme Grubu Kurucu ve Yönetici Ortağı Michael Stern’e, birçok katılımcının liderliğinde, yatırımla ilgili çeşitli konularda bilgilendirici paneller Bass Müzesi’nde düzenlendi.
Türkiye’nin uluslararası alanda en güçlü mimarlarından Murat Tabanlıoğlu, Design Miami çadırında yatırımcıları bir araya getiren Art Brunch’ta, yeni Atatürk Kültür Merkezi projesini anlattı. Sanat Mimari Buluşması: Bir 21. Yüzyıl Deneyimi” başlığı altında, bir kültür simgesi tasarlamak içeriğinde düzenlenen paneldeki diğer konuşmacılar tasarımcı Andrew Sheinman ve mimar Kobi Karp oldu.
Bir anlamda farklı sosyal grupların bir araya gelebildiği bu tür yarı-kamusal mekanların, birer rastlaşma alanları olarak da kurgulanması gerektiğine vurgu yapan Murat Tabanlıoğlu, “Kültür yapıları aracılığıyla, yaratıcı ifade ve toplumsal bilinç birlikte ve doğru ele alındığında, kentler herkes için yaşanır, uzun ömürlü olabilir. AKM, çağdaşlarıyla birlikte ele aldığımız bir değerlendirme içinde, ‘nasıl olmalı?’ sorusuna verilecek cevaplardan biri olacak şekilde tasarlandı. Özellikle ‘opera gibi karmaşık bir işlevin icrasına hizmet veren, 60’ların mimarisini bugün nasıl ele almalıyız?’ sorusuna cevap ararken, güncel AKM projesinin, örnek bir vaka teşkil etmesini bekliyoruz. Çünkü hâlâ dünyanın pek çok şehrinde ‘tarihi yapıların korunması’ kuvvetle savunulmasına rağmen, new-old (yeni-eski) denilen 20. YY yapılarının korunmaları ile ilgili net prensipler, henüz çok yakın bir zamanda tartışılmaya başlandı” açıklamasında bulundu.